Bizim gençliğimizin en popülerlerinden biriydi Tarkan ve onun efsane şarkısı Kış Güneşi.O zamanlar ne çok dinlerdik ama o sırada şimdi anladıklarımı anlamıyordum bu şarkıdan.Yani o zaman çocuktuk. Tarkan'ı zaten çok seviyorduk müzik de güzel.Dinliyorduk artık nasıl dinliyorduk yani ben de öyle kalıcı bir anısı yoktur hatırladığım sadece bir şarkı işte.Ama bugün nereden aklıma geldiyse bir anda şu cümleyi söylerken buldum kendimi. O Şarkıda geçen unutulmaz cümle ''Yanlış Zaman Yanlış İnsan Tutunmak İmkansız Bıktım Yamalı Sevdalara''.Sonra açtım hemen ''Yanlış Bahar Kış Güneşi''
Kış güneşini bilirsiniz güneş çıktı diye sevinirsiniz evden , pencereden görünce böyle bir heyecan alıyor içinizi o üşüdüğünüz günlerin ardından güneşi görmek içinizi ısıtıyor.Kendinizi dışarıya atıyorsunuz ama dışarıya bir çıkarsınız ki ne; kuru , buz gibi hava , ayaz , soğuk...Eeeee hani ya güneş vardı.Hani güneş çıkmıştı görmüştünüz.Güneş var evet orada görünüyor da ısıtmıyorki.Sadece var. Yani kış güneşi işte o; görüntüde oluyor da işlevi gerçek olmuyor.Sıcak olmuyor yani.Yani yanlış zaman da doğan güneş ancak bu kadar olur görünür ama ısıtmaz.Yani bahar daha gelmemiş.Hala kıştasınız.Biraz daha beklemeniz gerek gerçekten ısınmak için . Öyle içeriden bakıp da kışın çıkan güneşe aldanmamak gerekir.Eğer kışsa tedbirinizi alıp çıkmalısınız, dışarı güneş de olsa.Yoksa üşürsünüz. Aldanmış olursunuz.Yanılırsınız.Hangi mevsimde olduğunuzun farkında olmanız gerekir.Zamanından önce olan herşey mutlaka yanlıştır.
Adamın biri, kozasının içinde kıvranan bir tırtılı görür ve ona üzülür.Çünkü çok zorlanıyordur çıkmak için.Ona yardım etmek ister.Kozasını yırtmasına yardımcı olursam hemen çıkar ve bu eziyetten kurtulur diye düşünür.Kozayı eliyle parçalar ve tırtılı çıkarır.Bununla da büyük gurur duyar.Yardım ettim diye övünür kendiyle.''Bak debeleniyordu ben kurtardım onu''diye.Fakat tırtılcık bir türlü kanatlarını doğrultup uçamamaktadır.Uğraşıyor ama olmuyor uçamıyor.Kendi başına kozasından çıkan arkadaşlarının hepsi uçmaya başlamışlar.Ama bizim tırtıl bir türlü başarılı olamıyor.Kanatlarını çırpamıyor.Neden acaba...Çünkü tırtılların kozalarını parçalamak için harcadıkları kuvvet onların kanatlarını güçlendirir, uçmaya hazır hale getirir.Kozadan çıkmayı başaranlar artık uçabilirler hakkı kazanmış olurlar.Yani aslında o adam ona iyilik yaptığını sanarak aslında en büyük kötülüğü yapmıştır.Hiç uçamamasına sebep olmuştur.Diğerleri gibi çiçekleri gezememesine sebep olmuştur.Herşeyin bir zamanı vardır.Ve herşey ancak zamanında olursa gerçek ve kendi olur.Her yemeğin pişme süresi farklı,her meyvenin oluş mevsimi ayrıdır,çayın bile bir demlenme süresi vardır tam demlenmeden içerseniz çiy bir tat gelir ağzınıza.Zamanından önce olan herşey yapaydır, sunidir, hormonludur.Kendi değildir.Yürümeye hazır olmayan bir çocuğu zorla elinden de tutsanız yürütemezsiniz. Etrafımızı ,doğamızı izlediğimiz de örneklerle doludur.Zamanından önce biten birşey mutlaka tekrar başlar, ya da zamanını dolduran birşeyi de ne yaparsanız yapın durduramazsınız.Şimdi yaz mevsimi bitiyor.Siz ne yaparsanız yapın Kasımda Temmuzdaki güneşi göremezsiniz çünkü zamanı değil zamansız. Zamansız doğan güneş de ısıtmaz işte.
Aslında bu yazı ve bu şarkı için söylenecek birden fazla son söz olabilir.
1.Kışın gördüğünüz güneşe aldanmayın!
2.Zamansız olan her şey, çakmadır inanmayın!
3.Hiçbir kalp de kıyamete kadar kapalı kalmaz ,zamanı gelince açılır!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder