Vay vay vay.... Bir zamanlar kaçarak çıktığım yere bugün güle oynaya gittim. Bir daha asla buralara ne olursa olsun gelmem dediğim yere gidiyorum diye kendime aferin dedim. Bu hayat nasıl bir hayat. Ben Güzelbahçede hem bu kadar mutlu hem de bu kadar mutsuz olacağımı bilemezdim. Zannediyordum ki herşeye yakın olunca yol kısalınca bitiyor sıkıntılar halbuki ben en derin yaralarımı bu kısacık okul ev arasındaki yolda almıştım. Yoruldum. Arası beş yüz metre bilemedin bir km yol olan mesafelerdeki dört farklı okulda çalıştım beş yılda burada. Okullar değişti, ben değiştim beş yıl önce asla arkamı dönmem dediğim yere dört yıllığına gittim bugün. Buraya gelirken de ben artık buradan emekli olacağım demiştim. Üçüncü yılın sonunda gittim. Meğer ben orada daha mutluymuşum. Daha az insan. Daha az ses, daha hiç kimse yokmuş oradayken. Şimdi de sessizliğe gidiyorum. Orda bir köy var uzakta o köy bizim köyümüzdür denen bir yere. Bildiğimiz o egenin güzel insanlarının olduğu köyler vardır ya hani o tatile giderken ay ne güzel bir köy dediğiniz işte öyle bir yerdeyim.Zeytin ağaçlarının içinde bir okuldayım.Köy kahvesi bir çınarın altında olan bir köyde.Keşke burada yaşlanabilsem.Burada bir taş evim olsa içinde şöminesi bahçesinde havuzu olan.Olur mu olur,olacak.Oldu.
Ben buradayım a dostlar Urla,Üzüm bağlarının,zeytin ağaçlarının içinde.Düşerse yolunuz bekliyorum bir yerlerin yolunun üstünde işte dedim ya orada bir köy var uzakta o köy bizim köyümüzdür. Bir de geçen sene sınava çalışırken hep Dünyadan Uzak şarkısını dinlerdim. Bir yer bulalım dünyadan uzak işte burası tam da öyle bir yer dünyadan uzak....
Sonuç olarak ben gittim artık başka yere başka hayata başka insanlara...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder