BİLİNÇ YÜKSELDİKÇE;
Bilinci henüz senin kadar yükselmemiş olanların konuşmaları sana eski tadı vermemeye başlar.
Kendin gibi olan insanları arar ve onlarla bir şekilde karşılaşmaya yeni dostluklar oluşturmaya başlarsın.
Sana söylenen şeyleri olduğu gibi doğru kabul etmek yerine sorgulamaya başlarsın. Korkuların azalır.
Eskiden zoraki yaptığın şeyleri artık yapmaya mecbur hissetmezsin.
Kendini çok daha rahat ifade etmeye başlarsın.
İstemediğin şeylere rahatça “Hayır” diyebilirsin.
Tek başına kalmaktan keyif almaya başlarsın.
Hayatta gerçekten yaşamak istediğin gibi yaşayıp yaşamadığını sorgulamaya başlarsın.
Gerçekten ne yapmak sana heyecan veriyorsa onun peşine düşersin.
Olumsuzluklar seni eskisi kadar üzmez olur.
Kötü giden şeylere dertlenmek yerine çözüm bulmaya odaklı olursun.
Etrafta sıkıntı veren şeyler seni etkilemez.
Gelecek için kaygılanmazsın.
Başına kötü bir şey geldiğinde eskiden olduğu kadar üzülmezsin.
Birisi sana hakaret ettiğinde, bağırdığında etkilenmez ve aynı şekilde tepki verme ihtiyacı duymazsın.
Birisi seni haksız yere suçladığında kendini savunma ihtiyacı duymazsın.
İltifatlar da seni eskisi gibi etkilemez.
Onaylanma ve takdir edilme ihtiyacı hissetmezsin.
Birilerine bir şeyleri ispat etme isteğin ve çaban biter.
Seni rahatsız eden zihin konuşmaları gitgide azalır ve zor duyulur hale gelir.
Öfke ya da üzüntü gibi duygular ara sıra gelir ama senin üzerindeki etkileri dakikalar içinde geçer üzerine yapışmaz ve seni günlerce rahatsız edemezler.
Diğer insanların zenginliğini kıskanmazsın.
İnsanların senin hakkında ne düşüneceklerini umursamazsın.
İnsanları kategorilere ayırmazsın ve herkese aynı davranırsın.
Yapılan hataları çok çabuk affedersin.
Dışarıda ne olursa olsun içinde sebepsiz bir sevinç olur.
Her yerde ve herkesin yanında kendin gibi olursun.
Herkesin içinde aynı Öz'ün parçası olduğunu fark etmeye başlarsın.
Dünya bir oyun alanı gibi gelmeye başlar. İçinde sürekli hissettiğin huzuru kimse bozamaz.
Alıntı.