5 Kasım 2018 Pazartesi

RUHUN Da DETOKSU Var



      Yaş,

      Sadece zamanın ilerlemesi... Bedenin değişmesi.

      Ruh, ise işte o ; ilerlemiyor.

      Hatta bazen geriye gittiği oluyor.

      Yani ruhun yaşlanması geçen yıllarla ilgili değil.

      Ruhun büyümesi yaşanılanlarla ilintili.

      Insan bir haftada yaşlanıp,  bir haftada ergen olabiliyor.

      Bu tamamen kimle ne yaşadığınızla ilgili.

      Çocuklarla birlikte iseniz çocuk gibi,
   
      Yaşlılarla geçiyorsa hayatınız yaşlı gibi olabiliyorsunuz .

      Ya da aynı sizin gibi biri varsa yanınızda içi çocuk olan o zaman ruh uçuyor.

     Ve ya hep mutsuz şikayetçi biriyle birlikte iseniz bir süre sonra siz de onun gibi olabiliyorsunuz.

     Kimimiz bunu farkedip alıyor kendini oradan , ben ben değilim burda diye. Kimimiz ise kaderim bu deyip devşiriyor kendini ona...

     Işte orada başlıyor ruhun yaşlanması .

     Ruhun yenilenmesi ise, 

     Harika bir duygu. Hep bi koşma isteği,  şarkı söyleme, dans edesi olma arzusu. Aslında çok uykun olsa da uyumak istememek, acıkmamak yesen de ne yedim ya hiçbişey anlamadım demek, herkese ben Çok iyiyim diye söyleyesin gelmesi, eeeee şimdi ne olacak diye sormamak çünkü olanın tadını çıkarmak, soru işareti bulamamak, yani yok canım herşey bu kadar da denk olur mu alışık değiliz diye şaşmak:))
Ruhun detoksu yani bu durum. Ruhun arınması, durması ,şaşırması.
Ve kaç yaşımızda olursak olalım ruhumuzun bu detoksa ihtiyacı var.
Ve bu detoks bedenin detoksu gibi değil, ısmarlama olmuyor ,bir litre suya iki dilim limon,bir çubuk tarçın, elma ,sirke koy 21 gün iç diye bisey değil.

Ruhun detoksu ansızın, habersiz,hesapsız ,beklenmedik sadece evrenin ilahi zamanlaması ile olursa oluyor.
Yani varsa böyle hissedeneniz ruhunu gençleştiren aranızda bence çok fena tadını çıkarsın:)
Bu sizi bi 10 yıl gençleştirir.
Yani suyun içine atılan limon, tarçın, nane ile bedenini belki genç tutarsın da hiçbir karışım gerçek atan bir kalp, bir güzel bakış,  bir gerçek "Ben varım " cümlesinin verdiği iç huzuru veremez ruhuna.

2 Kasım 2018 Cuma

CUMA!HAYIRLI OLSUN :)


Tek bişey yazmak için aldım elime telefonu.

Hiçbirşeye saplanıp kalmamak gerek diyecektim.

Çünkü ;

Dün Doğru Olan Bugün Yanlış
Dün yanlış olan bugün doğru....

Yapmam dediğini yapar,
Söylemem dediğini söylersin....

Dün can olan bugün el,
Dün el olan bugün Can olur....

Ne dünü,  Ne de yarını düşünmeden bugüne bakıp yaşaman gerektiğini öğrenirsin.

Dünü geçirdin değiştiremezsin,
Yarın da bugünden farklı düşünürsün...

Tüm hayatının bir haftada değişebileceğini hayretle izlersin.
Kendine şaşar kalır öylece bakarsın....

Ancak Yukarıdan bakinca gorulen  labirentin  icinde sen yol aldığını sanarken aslında bir çıkışa doğru yönlendirildiğini ancak yolun sonunda görebilirsin....

Aslında tek bisey yazmak için aldım elime telefonu,

O da;
Tek bildiğim hiçbirşey bilmediğimdir.