25 Eylül 2018 Salı

ÇOCUK OLDUM BEN :) ÇOK DA GÜZEL OLDU


 Aslında başka bişey yazmak için aldım telefonu elime ama fonda  Neşet Ertaş'ın bu şarkısı çalıyordu,o kadar çok severim ki bu şarkıyı yani hayatınızın şarkısı ne diye sorsalar bana birinci Candan Erçetin " Yalan", ikinci sırada da bu şarkıyı söylerim "Yalan Dünya" . Yani o kadar çok severim. Sözlerini bir gün tek tek yazıp üzerine ayrı bir yazı yazmak isterim "Yalaaaan "şarkısı için yazdığım gibi tıpkı.


Benim bu akşam esas yazmak istediğim yazı Çocuklar.
Ben çocukları çok çok fazla seviyorum 😊
Yani herkes seviyordur belki ama benimkisi bir başka.

Belki görüyorsunuz, birçoğunuz da biliyorsunuz şimdi bir anaokulunda çalışıyorum.

Bu yaş grubu ile bu kadar yakın bu kadar iç içe olmamıştım; çünkü ilkokul, ilkokul -ortaokul öğrencileri ile çalıştım evet 14 yıldır ama bunlar bir başka .

Yani ben bu hissi Özel eğitimde de almıştım ama Okul öncesi çok başkaymış.  Etrafta sürekli yayılan,  inanılmaz büyük bir enerji var.  O kadar tatlı konuşmalar, konuşurken o yüz ifadeleri ,mimikleri ,sarılmaları," senii çok seviyorum" demeleri, arkanizdan gelmeleri,böyle bi kalpten kalbe rahat geçen çıkarsız gerçek sevgi gülüşleri var.Her birini kendi çocuğunuz gibi görmeniz,öyle bir hassasiyette olmanız, anneliği defalarca kez yaşıyormuş gibi hissetmeniz, bütün bunlar size bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji yüklüyor. Sonra kendinizi bir Zeyna , bir devanası, yıkılmaz bir Karlar Prensesi , Güçlü bir Kraliçe falan sanıyorsunuz:)
Gerçek dünyaya da öyle atlayıp "Heeeyt! Çekilin ben geldim" diyerek dalıyorsunuz😀😀
 Yani ben bu hayatı seviyorum bu yüzden. Yani hayat " KIMIN NEYE IHTIYACI VARSA ONU VERIYOR:)"
 115 çocuk, inanılmaz enerjik muhteşem bir öğretmen kadrosu, iki tane yorulmak bilmeyen çalışan abla, Adile Naşit'in Güzelbahçe versiyonu bir aşçı Teyzoş ile okul bizim için yedi buçukta başlayıp" Ne zaman akşam oldu yahu ,ben bişey anlamadım "dediğimiz bir serüven ya da bir çizgi film dizisinin her bölümünde olan ayrı olaylar zinciri gibi, hani niloya okulda,niloya bahçede, niloya yemek yerken,niloya arkadaşlarıyla oynarken diye devam edennve bitmeyen bir macera:))


 Çocuklarla olmak hayata bağlanmak, çocuklarla olmak uzgunken bile gülmek, çocuklarla olmak dışarıdaki dünyadan-olan bitenden,  kaçıranlardan,sahteliklerden,hesaplardan,arkadan vuranlardan, aldatmacalardan, kandirmacalardan tüm kötü olan herşeyden gitmek... Çocuklarla olmak gerçek, saf sevginin ,enerjinin, yüklü ve de  yoğun akışı içinde olmak demek.

Gerçek kucaklasmalar, gülen gözler, mutlu yüzler görmek demek.
Kendimi inanılmaz şanslı hissediyorum ve şükrediyorum... Iyi ki iyi ki öğretmenim. Iyi ki okuldayim benim yerim Okul, benim ben olduğum kendimi en iyi hissetiğim yer kesinlikle okul çünkü insan ancak en iyi hissettiği yerde ve ona en iyi hissettiren kişilerle mutlu olabilir .
Yani işte böyle her yıl farklı bir yerde eğitim öğretime başlıyor olsam da aynı olan bir şey var çok şükür hep cocuklarlayim:) Yani olmam gereken yerdeyim ve çok mutluyum. Uzun zamandır bu kadar mutlu hissetmemiştim bu yüzden paylaşmak istedim:)

Fonda çalan şarkı değişti tabiki bu arada , ama benim hayatımın şarkısı yine de YALAN Dünya:) Bugün böyle yarını bilemeyiz diyor bize:)Gönlünüzce mutlu olacağınız bu dünya da varmış gerçekmiş diyeceğiniz günler olsun :)https://youtu.be/haibIAXpkz8

16 Eylül 2018 Pazar

KENDIMIZ #ÖNCE KENDIMIZ




KENDİMİZİ SEVMEK

▫Tüm eleştirileri bırakın...

Eleştiri asla bir şeyi değiştirmez.
Kendinizi eleştirmeyi reddedin.
Kendinizi tamamen kabul edin.
Herkes değişir.
Kendinizi eleştirdiğinizde değişim olumsuz olur.
Kendinizi takdir ettiğinizde, değişiminiz daima pozitif olur.

▫Kendinizi korkutmayın...

Düşüncelerinizle kendinizi dehşete düşürmeyi durdurun.
Bu yaşamak için korkunç bir yoldur.
Size zevk veren bir görüntü bulun (sarı güller ya da şelale gibi) ve hemen korkutucu düşüncelerden zevk veren düşüncelere geçin.

▫Nazik, iyi ve sabırlı olun...

Kendinize nazik olun.
Kendinize iyi davranın.
Yeni düşünce yolları öğrenmek için kendinize sabırlı olun.
Kendinizi gerçekten sevilen biri gibi şımartın.
Zihninize nazik olun...
Kendinden nefret sadece kendi düşüncelerinden nefret etmektir.
Sahip olduğunuz düşüncelerden dolayı kendinizden nefret etmeyin.
Düşüncelerinizi yavaşça değiştirin.

 ▫Kendinizi övün...

Eleştiri içsel bilgeliği böler.
Övgü onu yükseltir.
Yapabildiğiniz kadar kendinizi övün.
Her küçük şeyde nasıl iyi olduğunuzu kendize söyleyin.

▫Bazen sendeleyecek, eskiye sıkışacak, sağlıksız inançlara ya da kendinize zarar verici kalıplara geri döneceksiniz;
 Pes etmeyin ve dövünmeyin.
Bunun yerine öğrenme eğrisinin asla düz olmadığını ve yola geri dönebileceğinizi hatırlayın.
Yükselmekle hata yapmak arasında fark yoktur.
Kendinizi destekleyin...

▫Kendinizi desteklemenin yollarını bulun.
Arkadaşlarınıza ulaşın ve onlara size yardım etmeleri için izin verin.
En çok yardıma ihtiyacınız olduğu anda yardım istemek güçlendirir.

▫Olumsuzluklarınız için sevgi duyun...
İhtiyacı karşılamak için onları yarattığınızı bilin.
Şimdi bu ihtiyaçları karşılamak için yeni yollar buluyorsunuz.
Yani eski kalıpları sevgiyle bırakın.

 ▫Vücudunuza özen gösterin...
Beslenme hakkında bilgi edinin.
Optimum enerji ve canlılık için vücudunuzun ne tür bir yakıta ihtiyacı var.
Ne tür egzersizlerden keyif alırsınız.
İçinde yaşadığınıza değer ve saygı verin.

▫Ayna çalışması...
Sık sık gözlerinizin içine bakın.
Kendiniz için bu büyüyen sevgi hislerini ifade edin.
Aynaya bakarken kendinizi affedin.
En az günde bir defa “Seni seviyorum, seni gerçekten seviyorum!” deyin.

Alıntı..

13 Eylül 2018 Perşembe

GÖRDÜKLERİN YOK ASLINDA ?.?.?





            Gördüğümüz herşey aslında yok:)

            Diye başlayan bir yazıyı yazan insana ne dersiniz:))

           Aslında sadece görünen şeylerin bir titreşimden ibaret olduğu söylense mesela:)

           Bedenimiz bile yok desek:) Aslında biz bir Öz'den ibaretiz ve bizi biz yapan şeyin aslında Öz'ümüz olduğunu bilsek kendimize ve başkalarına bakışımîz değişmez mi?

           Şöyle orneklendirelim; Fizik  ( beden) olarak dünyanın en güzel insanı var karşınızda, konuşmaya başlıyor, çevresindeki herkesi aşağılayarak, suratını asarak emirler yağdırıyor, yalan söylüyor konuşmaları sırasında,sevdiklerini aldatıyor, insanları kandırıyor, hayatına bir şekilde dokunan herkesi kırıp geçiriyor diyelim... Bu insanı sevme olasılığımız ne olur? Sevmeyiz değil mi? Çünkü Özü kırıcı, Özü yaralı, Özü kırılmış , incitici. Onun o bedeni , et kemik bir aslında öz varsa var deriz...

          Şimdi yazıya devam edelim.

          İşte bu Öz'ümüzün çevremize yaydığı bir titreşimler kümesi var. Kalpten,  Öz'den, Ruh'tan gelen bir titreşim.  Buna da biz enerji diyoruz görünmeyen ama hissedilen bir titreşim dalgası.  Bu sizinle birlikte girdiğiniz her yere dağılıyor.  Yayılıyor , karşılaştığınız her insana değiyor , çarpıyor ve tekrar size dönüyor.  Yankı gibi düşünün ; ses nasıl bir yere çarpıp tekrar dönüyor tıpkı onun gibi etrafa yaydığınız titreşimler de insanlara, eşyalara çarpıp size dönüyor .Eğer olumlu bir titreşim yayıyorsanız, pozitif bir enerji veriyorsanız etrafınıza herkesten de aynısını alıyorsunuz... Insanlar, olaylar,durumlar,yaşadıklarınız olumlu olumlu size geri dönüş yapıyor.  Ama mutsuzsaniz kendi Öz'ünüzle çevreye o mutsuz titreşiminiz jet hızıyla sizle birlikte geçiyor ve olumsuzluklar birbiri ardına karşınıza çıkıyor.
Yani Bu görünmeyen Öz aslında biziz . Görünen bedenimiz değiliz biz. O özü de özden öze bakabilen , görebilen farkediyor.  Bilmeyenler için eğer olumlu titreşiminiz varsa " Ay ne tatlı, ne kadar iyi, cok da güzel, böyle bizden biri sanki" deniyor. Olmusuz titresimdeyseniz,  Özünüz mutsuzsa  "Of geldi yine,aman karşılaşmayalım, cok negatif,bunaltıyor" deniyor.

       Demem o ki Allahın yarattığı her canlı güzel,  sadece kirlenen Öz'ler, ruhlar bedene yansıyınca biz onları öyle görüyoruz. Herşey ve herkes etrafa yaydığı titreşimlerden ibaret.

      Iyi enerji, iyi titreşim için iyi olmak gerek galiba. Bırakın birşey yaparken düşünmeyi zihnimizden geçenleri bile kontrollü düşünelim iyilik olsun amacımız,  yapmak olsun, inşaa etmek,gönül almak, yardim etmek, birilerinin gülümseme nedeni olmak olsun gayemiz . Birilerinin ağlama sebebi değil... Evrenin , Allah'ın büyük adaleti, hesap makinesi gelsin hep aklımıza  , herşeyin bize geri dönüşü olacağını bilerek heybemizi yaptığımız iyiliklerle ,aldığımız dualarla dolduralım.

      Son söz;

      Temiz bir vicdan kadar rahat bir yastık yoktur.

1 Eylül 2018 Cumartesi

BİR ŞİİR



her şey yapılabilir 

bir beyaz kağıtla 
uçak örneğin uçurtma mesela 
altına konabilir 
bir ayağı ötekilerden kısa olduğu için 
sallanan bir masanın 
veya şiir yazılabilir 
süresi ötekilerden kısa 
bir ömür üzerine 
bir beyaz kağıda 
her şey yazılabilir 
senin dışında 
güzelliğine benzetme bulmak zor 
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan 
her şeyden 
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor 
belki tabiattadır çaresi 
senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin 
ve benim 
bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim 
anlarım bitkiden filan ama anlatamam 
toprağın güneşle konuşmasını 
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla 

sen bana ışık ver yeter 
bende filiz çok 
köklerim içimde gizlidir 
gelen giden açan soran bere budak yok 

bir şiir istersin 
"içinde benzetmeler olan" kusura bakma sevgilim 
heybemde sana benzeyecek kadar 
güzel bir şey yok. 
Uzun bir yoldan gelen 
Tedariksiz katıksız bir yolcuyum 
Yaralı yarasız sevdalardan geçtim 
Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu 
Her seyı anlattım 
Olan olmayan acıtan sancıtan 
Bilsem ki sana varmak içindi 
Bütün mola sancıları 
Bütün stabilize arkadaşlıklar 
Daha hızlı koşardım 
Sever adım gelirdim 
Gözlerinin mercan maviliğine 
Sana bakmak 
Suya bakmaktır 
Sana bakmak 
Bir mucizeyi anlamaktır 
Sana sola bakmadan yürüdüğüm 
yollar tanıktır 
Aşk sorgusunda şahanem 
Yalnız kelepçeler sanıktır 
Ne yazsam olmuyor 
Çünkü bilenler hatırlar 
Hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar 
Bahçıvanlar değil tüccarlardır 
Sen öyle göz 
Sen öyle toprak ve güneş ortaklığı 
Sen teninde cennet kayganlığı iken 
Sana şiir yazmak ahmaklıktır 

Bir tek söz kalır 
Dişlerimin arasından 
Ben sana gülüm derim 
Gülün ömrü uzamaya başlar 
Verdiğim bütün sözler 
Sende kalsın isterim 
Ben sana gülüm derim 
Gül sana benzediği için ölümsüz 
Yazdığım bütün şiirler 
Sana başlayan bir kitap için önsöz 
Sana bakmak 
Bir beyaz kağıda bakmaktır 
Her şey olmaya hazır 
Sana bakmak 
Suya bakmaktır 
Gördüğün suretten utanmak 
Sana bakmak 
Bütün rastlantıları reddedip 
Bir mucizeyi anlamaktır 
Sana bakmak 
Allah'a inanmaktır .

Alıntı...